Levent Öncüden: İmalatta Çözüm Otomasyon

Modelsan Savunma

BAŞARI ÖYKÜSÜ
MODELSAN SAVUNMA VE HAVACILIK
LEVENT ÖNCÜDEN: İMALATTA ÇÖZÜM OTOMASYON

Hüseyin Erkal Öncüden’in 1966’da İskitler’de 150 metrekare dükkânda kurduğu Modelsan, bugün Sincan OSB’de 3 bin metrekare alanda faaliyet gösteren modern bir işletmeye dönüştü. Savunma ve havacılık alanında önemli işlere imza atan Modelsan’ın başarı öyküsünü, baba mesleğini devralan Murat Levent Öncüden kardeşlerden dinledik, sorularımızı Levent Öncüden yanıtladı.

-Modelsan’ın hikayesini anlatabilir misiniz?

Modelsan’ı 55 yıl önce babam Hüseyin Erkal Öncüden kurdu. Akşam Sanat Okulu torna tesviye mezunudur. Döküm kalıpları ve oto yedek parça işiyle başladı. 1982’de Ostim’e taşındı. İkimiz de meslek lisesi mezunuyuz, ben torna tesviye abim modelci, beraber işi devraldık, yürütüyoruz.

Hikayemiz 150 metrekare dükkanla başladı, sonra Ostim’deki yeri aldık, 2 dükkânı birleştirdik. Yeni tezgahlar eklenince atölyeye sığmadık, Modelsan’ı daha da büyüterek şimdiki yerimizde, 3 bin metre kapalı alanda modern bir fabrika haline dönüştürdük. Çalışan sayımız 15’ten 56’ya yükseldi, 15 mühendis çalışanımız görev yapıyor, yeni makine ve teknoloji yatırımları yaptık.

Sanayide, üretimde bir yerde sabit durma şansınız yok, müşteri talepleri, piyasanın ihtiyaçları gelişiyor, diğer yandan teknoloji olağanüstü gelişti, buna ayak uydurmak zorundasınız. Hizmetleri geliştirip büyümezseniz yerinizi korumanız mümkün değildir.

-Modelsan’ın sektördeki yerini yeterli buluyor musunuz; yeni hedefleriniz var mı?

Türkiye sanayisinde müşteri portföyü, üretim kapasitesi, satış hacmi bakımından iyi bir yerdeyiz. Ama elbette yeni hedeflerimiz var, bu çemberin içine girdik, bir noktada işin durması mümkün değil. Kalite düzeyini daha da yükselterek dış pazarlara açılmayı, ihracatı artırmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir bir büyüme ekseninde otomasyon yatırımıyla verimliliğimizi artırarak bugünkü konumumuzu aşmayı hedefliyoruz.

-Modelsan hangi işlerde uzman, neler yapıyorsunuz?

Biz eski modelciyiz, döküm kalıpları ve oto yedek parça işiyle başladık. 2006’da ilk CNC dik işleme merkezi tezgahımızı aldık, işlerimiz büyümeye başladı. 2006-2009 arası Tübitak ile bir projeye başladık, o zaman işin boyutu değişti. 2008’de ikinci tezgahımızı, 2011’de de ilk 5 eksen makinemizi aldık, işlerimiz büyüdü.

Tübitak’la yaptığımız projede ufkumuz gelişmişti, modelciliği bıraktık, 2010’dan itibaren savunma sanayisine çalışmaya başladık. Savunma sanayimizin son 10 yıllık geçmişindeki başarıda bizim de katkımız var. Savunma sanayimizin öncü kuruluşlarıyla önemli işlere imza attık, müşterilerimiz bizi yönlendirdi diyebilirim, onların sayesinde işimizi şekillendirdik, büyüdük.

Herkesin yapmadığı kritik öneme sahip özel imalatlar yapıyoruz, savunma sanayinin ihtiyaç duyduğu materyaller ve elektronik malzemeler üretiyoruz.

Bu konuda başarılı olmak için de teknoloji yatırımı yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Bugün ağırlıklı olarak savunma sanayisine hizmet vermekteyiz. Buna rağmen büyümeye ihtiyacımız var, eksiklerimizi tamamlamaya çalışıyoruz.

Sektörün durumu nasıl, ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz?

Savunma sanayi krizden etkilenmez, büyüme eğilimdedir, hatta büyüme kriz sırasında olmuştur, biz hep krizlerde büyüdük. Sadece biz değil, sektöre baktığımızda, diğer firmaların da bu şekilde hep büyüyerek geliştiğini görüyoruz. Diğer yandan savunma ihtiyacı tüm dünyada devletlerin öncelikli konusu olduğundan sanayi gelişmek zorunda. Aynı şekilde sağlık medikal sektörü de büyümekte.

Türkiye’de sanayicilerin en büyük sıkıntısı yetişmiş eleman. Üniversiteyi bitiren çocuklar gelip sanayide çalışacağına AVM’de tezgahtarlık yapıyor. Meslek lisesinden mezunları alıp yetiştiriyoruz, ama kalıcı olmuyor, gidip başka bir işte çalışıyor. Otomasyon bu sıkıntıyı çözebilir, bu konuda bir fizibilite çalışmamız var. Otomasyon 24 saat çalışan makineler için oldukça verimli bir yatırım olduğu açık. O yüzden otomasyon imalat için kaçınılmaz.

-Axile 5 eksen makinelerden memnun musunuz; verimliliğinizi nasıl etkiledi?

Makinelerden çok Erkan CNC’nin çalışma anlayışı bizim için cazip, makinenin arkasında duran bir firma, hangi markayı satarsa satsın, malının arkasında, dün başka bir makineyi satıyordu, bugün başka marka, önemli olan doğru ürünü, doğru bir hizmet anlayışıyla sunması, o yüzden Erkan CNC’nin bizim gözümüzde yeri başkadır. Bu yüzden uzun yıllardır birlikte çalışıyoruz.

Satış sonrasında elbette bazı sorunlar çıkabiliyor, ancak firma “kullanım hatası” diye sorumluluğu bize yıkmak yerine, çözüm bulmaya çalışması önemli. Axile 5 eksen tezgahlarımızı güvenle kullanıyoruz, doğru yatırım olduğunu gördük, imalatımız hızlandı. Yaptığımız yatırımın karşılığını alıyoruz, beklentilerimizi karşıladı, performans olarak oldukça iyi, fiyat açısından da avantajlı. Axile G serisi tam bir fiyat performans canavarı diyebilirim.